Ormanlar Yanıyor, Sessiz Kalamayız
Son bir haftadır Türkiye’nin birçok noktasından yükselen dumanlar sadece gökyüzünü değil, içimizi de karartıyor.
Hatay, Manisa, İzmir, Çeşme… Binlerce dönüm orman küle döndü. Kuşlar, böcekler, ağaçlar ve nice canlılar bir daha geri gelmemek üzere yok oldu.
Ham Fabrics olarak üretimimizi doğaya saygılı ve sürdürülebilir temellerle yapıyoruz. Ancak doğa sadece bir ilham kaynağı değil, birlikte yaşadığımız, nefes aldığımız yuvamız.
Ve artık bu yangınlara üzülmek değil, önlemek için harekete geçmek zorundayız.
🔥 Orman Yangınları Neden Oluyor?
Yangınların %90’ından fazlası insan kaynaklı. Her biri önlenebilir nedenler.
İşte en yaygın sebepler:
- 🚬 Sönmemiş sigara izmaritleri
- 🔥 Pikniklerde yakılan açık ateş
- ⚡ Elektrik tellerinden çıkan kıvılcımlar
- 🚜 Tarla temizliği sırasında yakılan anız
- 🗑️ Cam şişe ve çöplerin mercek etkisi yaratması
- 🧠 Bilinçsizlik, ihmal ve “bana bir şey olmaz” düşüncesi
Doğa, bizim ihmalkarlığımızla yanıyor.
🌱 Ne Yapabiliriz?
Bu tabloyu değiştirmek bizim elimizde. Bireysel önlemler küçümsenmemeli.
- Ormanlık alanlarda asla ateş yakmayın.
- Sigaranızı su dolu bir kapta söndürmeden çöpe atmayın.
- Kırık cam, şişe ya da çöpü doğada bırakmayın.
- Araçlarınızı kuru otların üstüne park etmeyin.
- Yangın gördüğünüzde ALO 177 Orman Yangın İhbar Hattı’nı arayın.
- Sosyal medyada bilgi kirliliğine dikkat edin. Yalnızca resmi ve güvenilir kaynakları paylaşın.
- Gönüllü olun, katkı sunun. STK’ların, belediyelerin ya da yerel toplulukların yürüttüğü ağaçlandırma ve dayanışma faaliyetlerine destek olun.
💚 Doğaya Sırtımızı Dönemeyiz
Sürdürülebilir bir yaşam sadece geri dönüştürmekten, doğal kumaşlar kullanmaktan ibaret değil. Asıl mesele, yaşadığımız dünyayı tüm canlılarla birlikte korumak.
Bir ağacın gölgesinde oturmayı seviyorsak, o ağacın yanmasını önlemek bizim sorumluluğumuzdur.
Biz Ham Fabrics olarak, üretimimizde doğayla dost kalmaya çalışırken, yaşanan bu felaketler karşısında duyarsız kalamayız.
Her mevsim yeniden doğan ormanlara, bir daha uyanamayacakları bir sessizliği bırakmayalım.
Bu yaz geride yalnızca ayak izlerimizi değil, farkındalık izimizi bırakalım.